Risale-i Nur'da Mehdi

Bu asır Mehdi asrıdır

Âhir fıkrasında, Muhbir-i Sâdıkın haber verdiği “Mânevî fütuhat yapmak ve zulümatı dağıtmak zaman ve zemini hemen hemen gelmiş” diye fıkrasına, bütün ruh u canımızla rahmet-i İlâhiyeden niyaz ve temenni ediyoruz.

Fakat biz Risaletü’n-Nur şakirtleri ise, vazifemiz hizmettir; vazife-i İlâhiyeye karışmamak ve hizmetimizi onun vazifesine bina etmekle bir nevi tecrübe yapmamak olmakla beraber, kemiyete değil, keyfiyete bakmak, hem çoktan beri sukut-u ahlâka ve hayat-ı dünyeviyeyi her cihetle hayat-ı uhreviyeye tercih ettirmeye sevk eden dehşetli esbap altında Risaletü’n-Nur’un şimdiye kadar fütuhatı ve zındıkaların ve dalâletlerin savletlerinin kırılması ve yüz binler biçarelerin imanlarını kurtarması ve herbiri yüze mukabil binler hakikî mü’min talebeleri yetiştirmesi, Muhbir-i Sâdıkın ihbarını aynen tasdik etmiş ve vukuat ispat etmiş ve ediyor, inşaallah daha edecek. Ve öyle kökleşmiş ki, inşaallah hiçbir kuvvet Anadolu’nun sinesinden onu çıkaramaz. Tâ âhir zamanda, hayatın geniş dairesinde, asıl sahipleri, yani Mehdi ve şakirtleri Cenâb-ı Hakkın izniyle gelir, o daireyi genişlendirir ve o tohumlar sümbüllenir. Bizler de kabrimizde seyredip Allah’a şükrederiz.

Kastamonu Lahikası, s. 137

İlgili yazılar:

Leave a Comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*